Çarşamba, Haziran 08, 2005

peter pan'ın anısına...

perdeyi bir açtım, tam karşımda!
çevik bir atlayışla penceremden içeri girdi.

''naber?'' dedi,
''hişşşş, sessiz ol, abim içerde uyuyor!'' dedim fısıldayarak.
cebinden bişeyler çıkardı, sarmaya başladı, tam yakacakken;''benim odamda sigara içilmez, öğrenemedin gitti!'' dedim,

''hadi gel'' dedi, balkona sürükledi beni. beyaz mermerlerin üzerine oturduk. bir tane de bana sardı. ve anlatmaya başladı...

''...sonra yıldızların en parlağı, en güçlüsü ve en büyüğü isyan etmiş. işte bu isyan; gökyüzünün sonunu hazırlamış. güneş, yönetime el koyarak, gündüz ve gece denen bekçileri yaratmış. o günden beri yıldızlar, sadece geceleri görünürler. ve suç işleyen, güneşin kararıyla öldürülür.''

''yani...kayar?''
''evet.''

birlikte çay içtik. fısıldadık. şarkı söyledik. popolarımız acıyana kadar oturduk.
giderken;
''seni de götüreceğim yakında, hazırlan.'' dedi.
''çalışmam gerek. milli güvenlik konseyi'nin bir numaralı bildirisi'ni ezberlemem gerek. artık bir karar vermem gerek.'' dedim.

''bir yıldızın tepesindeyken, bütün bunlar, aklına bile gelmeyecek.'' dedi,
ve arkasından yıldız tozları bırakarak,
kayboldu...