güneş,
evin camından ve gözümün ferinden arsızca girerken içeri,
unuttuğum bütün hayaller,
iptal ettiğim bütün randevular,
artık sev-e-mediğim bütün insanlar,
tutamadığım bütün sözler,
bir bir...
tam karşıma dizildiler.
hepsi,
hesap sordu bana.
oysa benim kendime vereceğim bir hesabım bile yoktu.
sustum.
- garson, hesap lütfen?
- buyrun efendim.
- 0 ytl mi?
- evet efendim. az önce köşedeki masada oturan adam ödedi hesabınızı.
- allah razı olsun.
- lakin bahşiş bırakmadı efendim...
- vay pezemeng!