1752'de, fırtınalı bir gecede, komşularının, amerika semalarında uçurtma uçurmasına bir anlam veremeyerek haline güldükleri adam; benjamin franklin!
delileri hep sevmişimdir. ama bu adam tam bir deli değildi şüphesiz. aksi halde, amerika'nın senatörü olmazdı.
kitaplığımı karıştırırken, yere küçük bir kağıt parçası düştü. bir yüzünde, sağlık sigortası poliçesinin doldurulmuş bir fotokopisi olan bu kağıt parçasının diğer yüzünde, ''franklin'in on üç konusu'' başlıklı on üç maddeden mütevellit bir liste. bir tanrı varsa eğer, o'nun bir işareti olmalı bu diyerek okumaya başladım.
1- ölçülü olmak
2- sessizlik
3- düzen
4- kararlılık
5- tutumluluk
6- çalışkanlık
7- içtenlik
8- adalet
9- ılımlılık
10- temizlik
11- sukunet
12- iffet
13- alçakgönüllülük
bir süre kağıda baktım. sonra hiç acımadan tam ortasından yırtıp çöp sepetine yolladım. çöpten belli belirsiz, derin bir ses duyuldu bir an;
- kim seni, kendinden daha fazla kandırdı?
ah benjamin!